Ortak Akıl Politika Geliştirme

AMASRA OCAĞINDA GRİZU PATLAMASI KADER DEĞİLDİR

14 ekim 2022 günü meydana gelen grizu patlaması sonucu 41 maden işçimiz iş başında şehit olarak yaşamını yitirmiş, birçok işçimiz de yaralanmıştır. Bu elim kaza tüm milletimizi derinden sarsmıştır.Şehitlerimize Allahtan rahmet yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz.

Yeraltı kömür madenciliğinin zor bir uğraşı alanı olduğunu bilinmektedir. Ancak insanoğlunun doğaya egemen olmak için bugünkü bilgi çağında ulaştığı teknolojik olanaklar, böylesi büyük acılara yol açan kaza ve risklerin önemli oranda kontrol edilebildiğini göstermektedir.

Madencilikte çalışan maden işçi sayısı ve çalışan toplam işçi sayısı açısından ülkemiz Dünya’da ilk sıralarda yer almamasına rağmen; iş kazaları bakımından Avrupa’da birinci ve dünyada üçüncü sıradadır. Bu durum dünyadan 20 kat daha büyük bir iş kazası riski altında çalışılması anlamına gelmektedir ki bu kabul edilemez bir tablodur.

Türkiye’de kömürdeki kazalar içinde grizu patlamalarının payının %9 olduğu ifade edilmektedir. Bu oldukça büyük bir orandır. Bu durumda, grizunun kontrolüne yönelik önlemlerin çok daha da etkinleştirilmesi, ayrıca önleyici ek yatırımların yapılması zorunluluğu ortaya çıkmaktadır.

Dünyanın bir çok ülkesinde, kömür kaynaklı metan gazı, CBM ( Coal Bed Methane), yeni bir yaklaşım olarak, yer üstünde yapılan sondajlarla tespit edilip çıkarılmakta ve kullanılmaktadır. Böylece hem ekonomiye kazandırılmakta ve hemde yeraltındaki kömür üretim ortamı, fazla grizudan arındırılmaktadır.

Bu yeni yaklaşım,
Türkiye’de de bir proje olarak 2007 yılında ele alınmış, ancak ehliyetsiz ellere ihale edilmesi nedeniyle yürütülememiştir. Daha sonra söz konusu proje yabancı uzman kuruluşlara ihale edilmiş, ne var ki geride kalan 14 yılda bunda da hiç bir ilerleme sağlanamamıştır. Bu durum, grizu gibi büyük bir bela ile mücadele konusunun, yeterince ciddiye alınmadığını ortaya koymaktadır.

Öte yandan Kurumun, 2021 yılı yatırım programına alınmış olan toplam yatırımları, ancak %38 oranında gerçekleşmiştir. Yatırım uygulamasındaki bu yetersizliğinin daha üzücü yanı ise, bu oranın Amasra kömür işletmesinde % 15 gibi kabul edilmesi mümkün olmayan bir seviyede kalmış olmasıdır.

Aynı bağlamda 2021 Programında, Amasra işletmesi için işçi kadrosu artırılmasına rağmen İşletme, 84 kişi eksik, yani daha az işçi kadrosu ile çalıştırılmıştır. İşte kazalara giden yollar, böylesi ciddi işletmecilik yanlışlıklarıyla örülmektedir.

1990’lı yıllarda günde 2000 ton tüvenan üretim yapan kurumun bu en küçük işletmesi, 2021 yılında 360 günlük çalışma temposuna göre ve de 731 kişilik bir toplam çalışan sayısı ile günde yalnızca 155 ton satılabilir kömür üretmiştir.
Böylesine düşük bir üretim değeri uğruna 41 canımızın boş yere yitirilmiş olması durumun vehametini, başka bir açıdan, yansıtmaktadır. Türkiye madenciliğinin en deneyimli ve örnek kurumu olan TTK’na en iyi şekilde sahip çıkılması zorunludur.

Türkiye’nin böylesi acı kazaları önleyebilecek, ya da en aza indirebilecek tüm önlemleri uygulayabilecek olanaklara sahip bir ülke olduğunun bilinmesi gerekir.

Yetkilileri, AMASRA OCAĞINDA GRİZU PATLAMASININ KADER OLMADIĞINI anlamaları açısından, durumu bir daha değerlendirmeye ve sağduyulu olmaya davet ediyoruz.

ORTAK AKIL POLİTİKA GELİŞTİRME

Ortak Akıl Politika Geliştirme

Sosyal Medya

Bizi takip edin, birlikte daha güçlüyüz...