18 Mart Çanakkale deniz zaferi yılda bir gün sadece 18 Mart’ta kutlanan 107 yıl önce yaşanmış ve tarihte kalmış bir savaşın sonucu değildir.
107 yıl önce ittifak devletlerine ait donanmalar Çanakkale Boğazından geçmiş olsalardı,
- Dünya Savaşının başlangıcında Osmanlı Devleti savaş dışı kalmış olacaktı.
- Boğazlara egemen olmakla Çarlık Rusya’sının Akdeniz’le bağlantısı sağlanmış, Almanya her yönden kuşatılmış ve sonuçta da Birinci Dünya Savaşının akışı değişmiş olacaktı.
- İtilaf devletleri İmparatorluğun başkenti İstanbul’u işgal edeceklerdi ve asırlardır sahip olmak istedikleri İstanbul’u ve Boğazları ele geçirmiş olacaklardı.
- Karadeniz bir savaş gölü haline gelecek ve Dünya Savaşı topraklarımız üzerinde yaşanacaktı.
- Ulusal Bağımsızlık Savaşımızın koşulları oluşmayacaktı.
Çanakkale Savaşının zaferimiz ile sonuçlanmasıyla;
- Emperyalizm (İngiliz ve Fransız donanması) deniz ve kara savaşlarında yenilmiş, sürecin mimarı Winston Churchill bakanlıktan istifa etmiştir.
- Her yönüyle geri kalmış ve güçsüzleşmiş, savaş meydanlarında sürekli yenilmiş ve yönetimi yabancıların kontrolüne geçmiş Osmanlı Devleti’nde geleceğinden endişeli, umutsuz ve yokluk içindeki Anadolu insanı, dünyanın en güçlü devletlerine karşı vatanı ve özgürlüğü için verdiği mücadele ile yeniden dirilmiştir.
- Ulusal Bağımsızlık Savaşımızın ruhu (Kuva-yı Milliye) doğmuştur.
- Bu dirilişin önderi Mustafa Kemal Atatürk tarih sahnesinde öne çıkmıştır.
- Bugününü yaşadığımız Türkiye Cumhuriyeti’nin temelleri atılmıştır.
Birinci Dünya savaşı sonrası ülkemiz topraklarını paylaşmayı amaçlayan Sevr projesinde İngilizlerin özellikle Boğazlarımızı istemesi, Boğazlarımızın ne denli önemli olduğunun en açık göstergelerinden birisidir.
Ulusal Bağımsızlık Savaşımız sonrasında Boğazların egemenliğini kazandığımız Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile Karadeniz, ülkemiz ve kıyısı olan ülkeler barış için bir barış denizi konumunu kazanmıştır.
Bugün Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ile ortaya çıkan durum, bölgemizde ve ülkemizde barışın var olabilmesi için Boğazlarımızın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koymaktadır.
2002 yılında kanunla Şehitler Günü adının da verildiği 18 Mart Çanakkale Zaferimiz ve Şehitler Günümüz tüm bu boyutlarıyla değerlendirilmesi gereken büyük bir zaferdir.
Ortak Akıl Politika Geliştirme Derneği üyeleri olarak, dünyaya örnek olacak kahramanlıklarla dolu deniz ve kara savaşları sonucunda kazanılan Çanakkale Zaferimizin komutanı Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi saygıyla ve şükranla anıyoruz.